Hürriyet

6 Ekim 2010 Çarşamba

PARANOYA

Büyük bir alışveriş merkezinde bir mağaza..

2 yaşlarında bir çocuk , bebek arabasından kalkmak istiyor ve avazı çıktığı kadar anne diye ağlıyor..
Orta yaşlı bir kadın, çocuğu arabaya oturtmaya çalışıyor biraz uğraşıyor , çok başarılı olamayınca hareketleri sertleşiyor, bir taraftan da " Aaa gel anneye gidelim, sus anne gelecek şimdi" diye bebişi teskin etmeye çalışıyor. Çocuk hala feryat figan ağlamakta " annnneee" diye..

Çocuk ağlarken kadın çocuğu araba ile birlikte mağazadan dışarı çıkarıyor. Çocuk ağlamaya ve annesini istemeye devam ediyor. Kadın başka bir mağazaya giriyor. Ortada hala anne yok..

Çocuk ağlamakta, orta yaşlı kadın çocuğu susturmaya çalışmakta..Ortada hala anne yok..

Aklım yavaş yavaş başka şeyler düşünmeye başlıyor.. Bu çocuk acaba kaçırılıyor mu diye? Dikkat kesiyorum. Gözlerim güvenliği arıyor. Elim cep telefonuma gidiyor.

Kadın mağazadan çıkıyor , yavaş yavaş çıkış kapısına yönleniyor..Çocuk hala ağlıyor ve anne ortada yok..

Evet kesin bu işte bir iş var diyorum. Gözlerim kadının üstünde , ayaklarım takipte..Güvenliğe doğru yöneliyorum.Birden çocuk susuyor. Karşıdan gelen kadını görüyor ve o işte annesi.

"Bak geldi annen" diyor orta yaşlı kadın çocuğa. Çocuk atlıyor annesinin kucağına mutlu mesut, yaşları dinmiş sıkı sıkı sarılıyor bir de koca insanmış gibi özlemle..

İçim rahatlıyor..

Okuduğumuz haberler, izlediğimiz olaylar, insanoğlunun şahit olduğumuz canavarlıkları bizi ne paranoyak yapmış meğer  haberim yokmuş...

4 yorum:

  1. :) anneyi görmeseydin napıcaktın peki?

    YanıtlaSil
  2. komançi@ güvenliğe haber vermeye gidiyordum. Güvenliğe haber verecektim, durduk yere olay çıkacaktı :)

    YanıtlaSil
  3. Sen yine doğru olanı yapmışsın.

    YanıtlaSil
  4. sen yine iyi dayanmışsın... ben çoktan atlamıştım orta yaşlı ablanın üzerine :))) benimki doğuştan paranoya :) konu çocuklar olunca, tahammül gösteremiyorum (biliyorsun)...

    YanıtlaSil