Hürriyet

4 Şubat 2010 Perşembe

ÖNÜMÜZE GELENE BİR TEKMEE


Bahçesi olan evleri ( villa harici)

Leblebi tozunu,

Mahalleye gelen kalaycı çingeneleri,

Dönen salıncakçıları,

Hallaçları,

Elma şekerini,

Lastik oynamayı,

İp Atlamayı,

Kukalı saklambaçı,

Yakar topu,
Küçük kutusunda tek yemelik şokellayı,
Ekmek üstü salçayı,

Okula bütün mahalle çocukları bir araya toplanıp da servissiz gidip gelmeyi,
Önümüzee gelene bir tekmeee diye bağırmayı,

Öğle uykusu sonrası sokağa fırlamayı,

He-man ve she-ra'yı,

Şeker Kız Candy'i

Uçan Kaz'ı

Hulahop çevirmeyi,

Kapı kapı gezen sütçü ve yoğurtçuyu,

Çevirmeli telefonu,

İsim şehir ve adam asmaca oynamayı,

Komşudan azar işitip de annenden işitmişsin gibi gücenmemeyi,

Terli terli su içmeyi,

Karda leğenle kaymayı,

Ağaca tırmanmayı,

Bilgisayarda sadece Süper Mario oynamayı,
5 taşı'ı
Sobanın üstünde kestane pişirmeyi, külünde patates közlemeyi,
Uykudan Önce izlemeyi,
Televizyon kapanırken çalan İstiklal Marşı'nı
Radyoda ki çocuk saatini,
Barış Manço ve 7'den 77'yeyi

Düşmeyi, dizinin kanamasını ama yine de oyuna devam etmeyi,

Bütün mahalle toplanıp pikniğe gitmeyi,
Kapı önünde yıkanan halının üstünde çıplak ayak şıpır şıpır gezmeyi,

ve daha nicesini


bugünün kaç çocuğu biliyor ki?



2 yorum:

  1. çok hoşuma gitti yazdıkların. bir nevii gidip-geldim! :) 90lı yıllarda çocuk olmak diye bir şeyler vardı, onları anımsadım.

    YanıtlaSil
  2. hedonistt@ vardı bir zamanlar çocuk olmak. şimdi hepsi küçük birer hacker :)

    YanıtlaSil