Lise yıllarındaydım. Yaz tatiliydi üniversiteye hazırlık kursuna gitmek için para kazanmamız ailemize yardım etmemiz gerekiyordu. 3 ay çalışsak hiç değilse harçlığımızı çıkarsak bize yeter de artardı.
Okulumuz yakın ve dönemin ünlü kitapevlerinden birine gittik bütün cesaretimizi toplayarak.
Daha önceden araştırmıştık, 3 gayrimüslüm ortaktı sahipleri ve civarda çok sevilirlerdi.
Konuştuk, derdimizi anlattık, iş istedik. Büyük bir sabırla ve hiç sözümüzü kesmeden dinlediler. Sanırım önemsendiğimi bu denli yoğun hissetmiştim ilk kez. Hiç yadırgamadılar bizi, hiç tuhaflarına gitmedi iş istememiz, hiç umursamaz davranmadılar ve bizi işe aldılar.
Koca bir yaz çalıştık orda. Hatta okullar açıldı öğleden sonraları bir süre daha çalıştık. Ama ne çalışmak. Akşamları yorgun argın fakat bir o kadar da mutlu çıkıyorduk iş yerimizden.
Patronlarımızın çocukları da bizimle aynı şartlarda çalışıyorlardı. Aynı koliyi birlikte taşıyor, aynı toz toprak yüzümüze bulaşıyor, aynı kağıtlar ellerimizi kesiyor, öğlenleri aynı yemeği yiyiyor, azarı birlikte işitiyor, övgüyü birlikte alıyorduk. Aynı primleri ve aynı maaşı alıyor, iş çıkışı aynı yere gidip birlikte eğleniyorduk. Ne onlar farkındaydı patron çocuğu olduklarının ne de patronlar elemanlardan farklı olduğunun kendi çocuklarının. Çok şey öğrendik biz o 3 ortaktan. İnsanlığı, yardımlaşmayı, çalışmanın önemini, ayrım yapmamayı, alın teriyle kazandığın paranın güzelliğini, sevgiyi, dostluğu, eşitliği, kardeşliği.
Bir gün kalleş bir cinayet haberini flaş olarak geçti televizyonlar. Duyduğumda anlamadım önce kim olduğunu. Resmini gördüm sonra. Fırat Abi! Sizin Hrant Dink diye bildiğiniz, benim Fırat Abim!
Gözleri yaşlı yıkılmış ben yaşlarda bir çocuğa çarptı gözüm, Fırat Abi'nin oğlu, benim birlikte aynı koliyi taşıdığım , belki de ilk paralarımızı birlikte kazandığımız arkadaşım..Fırat Abi'nin karısı Bayan Rakel..Kardeşleri, arkadaşları, akrabaları. Hepsini tanıyordum..Çok iyi insanlardı onlar, kimsenin bilmediği ancak onları yakından tanıyanların tanık olabilecekleri büyük bir merhametleri vardı. İnsan gibi insandı..Herkes Hrant Dink diye bile dursun ben ve benim gibi birçok insan için Fırat Abiydi o.
Ne uğruna , kim uğruna, hangi dava uğruna kıyıldı canına bilinmez.
Az önce yine izledim haberlerde..Verilen ( verilmeyen) cezayı.
5 sene sonunda ortaya çıkan karar ve tablo!
Adalet mi bu?
diyecek tüm sözlerin yetmediği bir olgu bu yaşananlar.. biz bu kadar etkilenirken ailesini ve senin gibi yakınlarını hayal bile edemiyorum.
YanıtlaSilDayatılanla Yaşamak@ her ölüm erkendir, her ölüm kötü ve vakitsizdir.. her ölen, herkesin tanıdığından başka biridir de ayrıca..Herkes farklı üzülüyor eminim..Ama böyle olmamalıydı...
YanıtlaSilAllah rahmet eylesın,ınsanları dınıne veya mıllıyetıne gore yargılayan ınsanlarada yazıklar olsun..
YanıtlaSilbiricitconsungunlugu@ kesinlikle yazılar olsun!
YanıtlaSilALLAH RAHMET EYLESİN.TÜM SEVENLERİNİN BAŞI SAĞOLSUN.İNSANLARI DİNİ VE MİLLETİNE GÖRE DEĞERLENDİREN HERKEZİ KINIYORUM.
YanıtlaSilhaklısın.
YanıtlaSil